25 Ağustos 2014 Pazartesi

1.KCY BLOG TURU: SAAT - YASEMİN URAS | | YORUM + OKUMAK İÇİN 5 NEDEN



Kitap Adı: Saat
Yazar: Yasemin Uras
Yayınevi: Trend
Sayfa Sayısı: 376
Etiket Fiyatı: 13TL

MERHABA!! Neden büyük harflerle mi yazdım? Çünkü İLK BLOG TURUMUZU YAPIYORUZ!! Yorumuma ve görevim olan 5 nedene geçmeden önce, tüm tur arkadaşlarıma şans diliyorum çünkü eminim en az onlarda benim kadar heyecanlıdır :D Kitabı okunmak isteyenler içinde çekilişimiz burada herkese bol şans <3




Yorumumu spoiler sıkıntısı çekmeden rahatlıkla okuyabilirsiniz. Bu arada yorumum içinde el emeği göz nuru shoplarımı göreceksiniz. Kendileri hayatımın ilk shopları o yüzden hataları için kusura bakmayın :D

Dünyanın farklı yerlerinden 6 çocuk aynı ülkenin, aynı ilinin, aynı okulunun, aynı sınıfında buluşuyor! Ne büyük tesadüf değil mi?

                         


Can ve arkadaşları 11 yaşında cesaret gerektiren bir maceraya atılıyorlar. Kurtarmaları gerek bir dünya uğraşmaları gereken kötü adamlar var. Ama yardımsız olmaz değil mi? Periler de onların tarafında.

Gayet sıradan olan hayatları Can'ın gördüğü bir rüyayla altüst oluyor. Can'ın rüyalarına giren periler onlara birer savaşçı olduklarını, eğer acele etmezlerse kötü birer ruh olan Aron ve Aronos'un tüm Dünya'ya hakim olacağını söylüyor.
Aronos Aron'a hediye olarak verilen bir evlat.  Uzun yıllar boyunca da savaşçılardan saati almaya çalıştı. Pek çok yol denedi çünkü savaşçılar ancak kendi isteği ile verirse saat onun olacaktı. 

Tabii ki Dünya'nın kaderi bizim çocukların ellerinde.
Baş Savaşçı seçtikleri Can, Sinirli Kraliçe Margarita, Esprili Selim, Düşünceli Sinan, Mantıklı Ömer ve Ürkek Barbara savaşa hazırlanmak zorunda. 




Ama tabii ki sonsuza kadar zamanları yok! Aronos'un içinde hapsolduğu saat geri sayıma başladı bile! Ayrıca savaşçılara yardım eden periler var buna karşılık Aronos'un da cinleri var!*evet bizim üç harfliler*

Ama lütfen bizim çocukların öyle bir madalyonları var ki ne dileseler eğer Yaşayan Dünya*bizim dünya oluyor kendileri* üzerinde ise dilekleri gerçek oluyor.*benim öyle her istediğimi yapan kolyem olsa ilk dileyeceğim şey en büyüğünden kitaplık olacak. Sığmıyor canım ebeveynlerim duyun sesimi*

Savaşçılar silahlarını kuşandı ve maceraya hazırlandı. Ama kaç asırdır yaşayan Aronos ve cinlere karşı ne kadar şansları var? 


Ve kitabı okuyacaklar ağzınızı sıkı tutmanız gerek. Savaşçıların sırlarına bir kez ortak olduktan sonra geri dönüş olmayabilir.
Evet konumuz şekil A'da ki gibi. Öncelikle bir Türk yazarının fantastik bir kitap yazmasını her zaman desteklemişimdir.

Kitabı sevdim. Aslında biraz hafif bir kitap. 11 yaşında olan çocukların başından geçtiği içinde olabilir ama benim hoşuma gitti*evet kitaplarımın arasında bir sürü çocuk kitabı da var* 
                           


Yani yoğun ve farklı bir fantastik deneyim yaşamayı düşünerek kitabı okursanız hayal kırıklığı olabilir. Her istediklerini gerçekleştiren madalyon falan biraz basit kaçtı aslında. Ama size şaşırıp kitabın sonlarına doğru şoka uğradığımı söyleyebilirim.*sonunda değil sonlarında yalnız oraya dikkat*
Fantastik boyutundan ziyade gizem ve arkadaşlık bu kitapta daha çok hoşuma gitti benim. 

Bu arkadaşlar birbirlerini kurtarmak için her şeyi yapabilir. Aynı zamanda o derece yakınlar ki birbirleri hakkında kimsenin bilmediği sırları biliyorlar. Hem üstte ben karakterlere bazı ufak yakıştırmalar yaptım oradan da göreceğiniz gibi birbirlerini tamamladıklarını da söyleyebilirim.


Gizem kısmı ise bizde çoğu şeyi çocuklarla öğreniyoruz. Ara sıra kötü tarafında gözünden görsek de genel olarak sırları ve sürprizleri çocuklarla öğreniyoruz. Ve dediğim gibi sonlara doğru kitap daha iyi bir hal alıyor savaşçıların sonunda savaştıklarını görüyoruz.

Çünkü kitabın yarısına kadar falan olayı anlayıp, güçlerini kontrol etmeye çalışıyorlar*madalyondan gelen güçleri*. Güçleri kontrol edene kadar da Aronos ya da cinlerin pek bir şey yapmasına gerek kalmadan kendi başlarına bela açıyorlar maalesef. Dediğim gibi biraz çocuk kitabını andırıyor ama ben çocuk kitaplarını da severek okuduğum için bir sıkıntı yaşamadım. Gayette akıcıydı sonunda ne olacağını merak ederek hemen bitiriyorsunuz zaten. 


SAAT'İ OKUMAK İÇİN 5 NEDEN 
1- Bir kere Türkiye'de geçen fantastik bir kitap okumamıştım. Yani ister istemez*belki sıra bana da gelir* duygusu oluşuyor. Yani fantastik bir maceraya atılmak için ta Amerika'ya gitmeye hiç gerek yok.
2-Karakterler çok eğlenceli. Yani mesela Can bir yemek aşığı. Burada onda kendimi görüyorum. Ya da Selim en zor durumlara bile esprili yaklaşarak insanları çileden çıkarabilir ki bende öyleyimdir. Sizinde bu Türk karakterlerden kendinizden bir şey bulacağınıza eminim.
3-Türk yazarlarımızın fantastik yazmasını her zaman desteklemişimdir. Böylece en sevdiğim türün okuyucuları ülkemizde yayılır. 
4-Sizi son bölümlere doğru oldukça şaşırtacak bir kitap.
5-Bu yedilinin arkadaşlığını gıpta ile izleyecek ve ya neden böyle arkadaşım yok diye soracak ya da elinizde olan arkadaşlarınıza sıkı sıkı sarılacaksınız. 


İşte bu da blog tur takvimimiz :) Çekilişe de katılmayı unutmayın, herkese iyi okumalar!






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder