Kitap Dedikodusu: KİTAP YORUMU: MARSLI

Kitap Adı: Marslı

Yazar: Andy Weir

Yayınevi: İthaki

Sayfa Sayısı: 415

Etiket Fiyatı: 25TL

Merhaba arkadaşlar, Marslı ile karşınızdayım!!! Kitabı okumaya biraz tereddüt ederek başladım aslında. Bu tarz bir bilim kurgu kitabını daha önce hiç okumamıştım ve çok fazla bilimsel terimle baş edemeyeceğimi düşünüyordum. Ama hiç benim hayalimdeki gibi sıkıcı bir kitap değildi. Size kısaca konusunu anlatıp yoruma geçeceğim.

Ana karakterimiz Mark'ın da içinde bulunduğu Ares 3 ekibi, NASA tarafıdan Mars'a gitmek için görevlendiriliyor. Mark ekipteki botanist ve aynı zamanda makine mühendisi ama bu özellikleriyle bile ekibinin en düşük rütbeli astronotlarından biri. Düşünün NASA'ya nasıl zeki adamları aldıklarını artık.

Yolculukları sırasında NASA'nın teknik bir hatası sonucu, gelen fırtına yüzünden görevleri iptal oluyor ve Dünya'ya geri dönmeleri gerekiyor. Bu sırada ekibin en şanslısı (!) Mark, fırtınanın savurduğu iletişim antenine şiş olarak geçiyor ve Mars'a sürükleniyor. Ekibi onu bir süre arasa da fazla zamanları olmadığından ve Mark'ın öldüğünü düşündüklerinden Dünya'ya geri dönme kararı alıyorlar-haklı olarak-

Eh, tahmin ettiğiniz gibi yanlış düşünüyorlar; Mark hayatta. İletişim anteninin uzay giysisinde açtığı delik, kanın pıhtılaşıp o deliği tıkamasıyla kapanıyor ve Mark baygın bir şekilde Mars'ta kalıyor.-işte şansın böylesi- Gözlerini açtığında ekibinin gittiğini ve Mars'ta tamamen yalnız olduğunu fark ediyor ve hayatta kalma mücadelesi başlıyor!!

Mark Mars'ta ama tamamen kaynakları bitmiş durumda değil Ares 3 ekibinden kalan bazı aygıtlar da Mars'ta ve bunları kullanarak hayatta kalmaya çalışıyor. Gerçekten çok zeki ve elindekini nasıl kullanacağını bilen biri. Kendi dışkısını kullarak patates yetiştirmeye başlıyor! Tam artık bunuda yapamaz falan derken bir bakıyorsunuz adam sorunu çözmüş ve Mars'ta hayatta kalma uzmanı olmuş!! Kendine kalacak yer, su, yemek ve daha pek çok şeyi ayarlarken resmen çocuğun kafasına hayran kalıyorsunuz ama bazen onun bile çözemediği çok zor durumlarla karşılaşmıyor da değiliz tabii.

Mark bu şekilde Mars'ta hayatta kalmaya çalışırken, NASA onun yaşadığını fark ediyor ve bütün Dünya'nın gözü Mark'a çevriliyor. Herkes onu kurtarmak için bir plan yapmaya çabalıyor ama maalesef bu hiçte kolay değil.

Kitabı gerçekten çok sevdim. Öyle korktuğum gibi terimlerin hava da uçuştuğu, buram buram bilim ve ciddiyet kokan bir kitap değildi. Tam aksine Mark o kadar eğlenceli bir karkater ki kaç senedir hiçbir hocanın yapamadığı kadar size bilimi sevdirebilir. Çok doğal bir yanı var ve kafası zehir gibi çalışıyor ama aynı zamanda sizi hiçbir şekilde sıkmıyor, tam aksine çoğu zaman gülmenizi bile sağlıyor.

NASA ile iletişim kurduğunda-spoiler değil- Mark'ın dediği her şey Dünya'ya duyurulmalı ve Mark'ta bunu çok iyi bilmesine rağmen o çenesini bir türlü tutmuyor. Küfür kıyamet konuşabiliyor tüm dünyayla :D :D

Mark'ın dışında NASA çalışanlarının da arasına giriyoruz ve hepsi gerçekten oturup bir şeyler içerek acayip eğlenebileceğiniz kafa adamlar. Bir yandan da ellerindeki tüm imkanları Mark için seferber edecek kadar da iyi kalpli hepsi. Onların yanına gitmeyi de gerçekten çok sevdim, onlarda süper karakterler ve adamı cidden güldürüyorlar.

Ares 3 ekibinin yanına da gidiyoruz ve onlarda gerçekten muhteşem bir takım ruhu olduğunu görüyoruz. Eğlenceli ve zeki tipler hepsi ama beni esas etkileyen o takım ruhları oldu.

Ben şimdi sürekli gülmek falan dedim ama ara sıra umutsuzluğa kapılacaksınız, özellikle son sayfaları yüreğiniz ağzınızda okuyacaksınız. Kurtulabilecek mi, nasıl, o planda yattı ama... derken hızlıca giden bir kitaptı. Karakterler zaten MUHTEŞEM. Tüm dünyanın güçlerini birleştirerek Mars'ta ki bir adamı kurtarmaya çalışması MUHTEŞEM, Mark'ın anlatım tarzı, yaşadığı maceralar MUHTEŞEM. Hiçbir şekilde sıkıcı bir kitapta değildi. Türünü severlere kesinlikle önereceğim bir kitap. Bildiğiniz gibi filmi de çıkacak ve benim filmden de beklentilerim çok yüksek <3 Aşağıda trailerı ve cast seçimini de bulabilirsiniz, hepinize iyi okumalar!!